İlçe merkezine 18 km’ dir. Yolu kısmen stabilizedir. 2000 yılı Nüfus Sayımına göre nüfusu 77 olup hane sayısı 20’dir. Yaklaşık olarak 300 yıl kadar önce kurulduğu söylenen köye, derenin içinde olması sebebiyle Dereyazıcı denilmiştir. Çal, İğdeliöz, Aşağı Boğaz ve Yukarı Boğaz gibi mevkileri önemli olan arazisin de buğday, pancar, ayçiçeği ve nohut yetişmektedir. Geliri çiftçilik, sebzecilik,
meyvecilik ve hayvancılığa dayanmaktadır. Alaca ve civarında en fazla sebze ve meyve yetiştiren köydür. Ceviz, elma, armut, kiraz, vişne, Dut ve ayva gibi meyveler çok yetişmektedir. Okulu 1960 yılında açılmıştır. 2000 yılı itibariyle taşımalı eğitim yapılmaktadır. Dr. Garip Şahin, Avukat Zeki Şahin, Öğretmen Mehmet Aslan başta olmak üzere yaklaşık 30 memur yetişmiştir.
Elektrik 1986, içme suyu 1992, telefon 1996 yılında geldi. Evler ahşaptır. Çeşmesi ve mezarlığı vardır. Almanya, Fransa, Hollanda, Arabistan ve Rusya’da 20 kişisi çalışmaktadır. Ankara’da faaliyetlerini sürdüren Dereyazıcı Yardımlaşma ve Kalkındırma Derneği vardır. (Kaynak: Köy sakini Veli Doğan, yaş 64)
Alaca'nın 20 km kuzeyinde, Hışır Boğazı vadi üzerinde, Geven, Değirmenönü, Kuzkışla Köyü'nü takiben, Dereyazıcı Köyü'nün 7 km güneyinde, vadinin batı yamacında, heyelan nedeniyle boşaltılan köyün 500 m kuzey doğusunda Kartal Kaya namıyla meşhurdur.
150-200 m yükseklikte, güney yamacında kale surlarının temel ve duvar kalıntıları mevcuttur. Kuzeydoğu yönünde, zindan denilen basamaklı bir mağarası vardır. Sarp ve yüksek olan bu alanın, batı yönünde Çırçır Köyü bulunur. (Rivayete göre, Battalgazi Kalesi olarak da nitelendirilir.) Tutluca Köyü bağları yönünde daha yüksekteki çeşme suyu birleşik kaplar esası dikkate alınarak "pöhrek" denilen çanak borularla bir yamaçtan diğer yamaca vadi tabanından geçirilerek alınmaya çalışılmıştır. Dikkate şayandır.